Page 28 - Bien Haber2015 - 1 | Bien Seramik

BİEN DERGİ: RÖPORTAJ

Mimar - Tasarımcı Sou Fujimoto

‘İSTANBUL BENİ EN ÇOK ETKİLEYEN

ŞEHİR’

Trakya Cam ‘T Buluşmaları’ kapsamında 11 Aralık’ta ‘Mimarinin Şeffaf Yüzü’ adlı
konuşma dizisinde yer alan Sou Fujimoto, geleceğin en önemli mimarlarından

biri olarak değerlendiriliyor. Japonya doğumlu mimarın Pritzker Ödülü gibi
saygın mimarlık ödüllerine adaylığı kulislerde konuşulan konulardan. Şimdiye

kadar tasarladığı projeler ve aldığı ödüllerle çağdaş mimarinin öne çıkan
isimlerinden biri olan Fujimoto aynı zamanda çeşitli üniversitelerde dersler de

veriyor.

Röportaj: Sibel BAŞTİMUR

MİMAR OLMAYA NASIL VE NE ZAMAN
KARAR VERDİNİZ, BİR ÇOCUKLUK RÜYASI
MIYDI?
Çocukluk günlerimde bir şeyler çizmekten
hoşlanırdım ama mimar olmak hiçbir zaman
aklımda yoktu. Bir gün Antoni Gaudi’nin ça-
lışmalarının olduğu bir kitap gördüm. Kitaba
baktığımda, mimarlığın aslında daha yaratıcı
bir yanının olduğunu düşünmüştüm. Teknik
ya da mühendislik konulardan daha öte bir
alan. Bu kitap elbette beni çok etkiledi ama
mimar olmaya karar verdiğim an, o an de-
ğildi. Fizik benim için daha enteresan bir
konuydu ve Einstein’ı çok seviyordum. Eğiti-
mimi de bu şekilde kurguladım ve fizik oku-
maya başladım. Ama hocalarımın anlatımla-
rından hiçbir şey anlamıyordum, benim için
çok zordu. Fizik dersinin ilk gününde hoca-
larımın Japonca konuşuyor olmasına rağmen
benim hiçbir şey anlamıyor olmam şaşırtıcı
bir bulguydu kendimle ilgili. O an fark ettim
ki; ne kadar bir konuyla ilgili olsam ya da
Einstein’ı çok sevsem de, bu alan benim ala-
nım değil. Sonra, nasıl olduğunu bilmediğim
bir şekilde mimari eğitim almaya başladım.
O dönemde modern mimari hakkında, en
azından Japon mimarlar hakkında bile hiçbir
fikrim yoktu. Mimarlık hakkında da bilgim
yoktu. Tek bildiğim Antoni Gaudi’nin kitabıy-
dı ve bence doğrudan etkisi olmasa bile bir
şekilde beni bu alana yönlendiren o kitaptı.
Eğitimime başladığımda da fizik eğitiminin
tam tersi şekilde bu işin tam bana göre ol-
duğunu keşfettim. Şaşırtıcı bir eğitim dene-
yiminden sonra ‘Evet, benim de bir şeylere
yeteneğim varmış’ dedim. Okuldaki arkadaş-
larım bu konuda beni hep desteklediler, on-

026 Bien Dergi